Evet, girişiyorum.. blog zımbırtısına.. hasetimi-şükranımı burada sunuyorum, bakalım..
2 yorum:
Adsız
dedi ki...
bi günlük şayet insanlar okumasınlar diye köşebucak kaçırılmıyosa, sayfaları arasında ot böcek kırıntıları, alakasız bi insandan gelmiş ama üzerine aşk senaryoları yazılmış bit kadar bir yeşillik ya da hoşlanılan çocuğun özellikle vesikalık resmi konulamıyorsa, hele ki içine gönül rahatlığıyla herkes yerine herkez yazılamıyosa o benim için günlük değildir hanım ablacım.. üstelik sahibi evde yokken köşe bucak arayıp binbir macera sonucu bulup gönül rahatlığıyla gizliden gizliden okumaya başlayamıycaksan ilk hayat derslerini oradan alamayacaksan o günlük değildir efenim.. nedir.. blog olsa gerektir.. buna da şükürdür, netekim artık yastık altında bordo kaplı bi ajanda bulunamamaktadır. hatta ne yastık kalmıştır, ne alt ranza, ne de beş taşlı yıllar.. aahh evropa elde kalan bi egzama..
hey başbelam, pardon sevgili kardeşciğim! senin bu günlük okuma eziyetlerin yüzünden ergenlik dönemim ajandadan öteye geçememiş (gerçi bi tanesi kilitli militli atraksiyonel bişiydi sanırım)günlüklerimi fellik fellik nereye saklayacağımı düşünerek geçti! üstelik sadece okumakla kalmadın, kavga esnasında annemlere de detayları ilan ediverdin.. bunları affetmiş olabilirim ama, unutma ki biz de halley'ini tuçe'ye yedirmiştik.. hehe:)
2 yorum:
bi günlük şayet insanlar okumasınlar diye köşebucak kaçırılmıyosa, sayfaları arasında ot böcek kırıntıları, alakasız bi insandan gelmiş ama üzerine aşk senaryoları yazılmış bit kadar bir yeşillik ya da hoşlanılan çocuğun özellikle vesikalık resmi konulamıyorsa, hele ki içine gönül rahatlığıyla herkes yerine herkez yazılamıyosa o benim için günlük değildir hanım ablacım.. üstelik sahibi evde yokken köşe bucak arayıp binbir macera sonucu bulup gönül rahatlığıyla gizliden gizliden okumaya başlayamıycaksan ilk hayat derslerini oradan alamayacaksan o günlük değildir efenim.. nedir.. blog olsa gerektir.. buna da şükürdür, netekim artık yastık altında bordo kaplı bi ajanda bulunamamaktadır. hatta ne yastık kalmıştır, ne alt ranza, ne de beş taşlı yıllar.. aahh evropa elde kalan bi egzama..
hey başbelam, pardon sevgili kardeşciğim! senin bu günlük okuma eziyetlerin yüzünden ergenlik dönemim ajandadan öteye geçememiş (gerçi bi tanesi kilitli militli atraksiyonel bişiydi sanırım)günlüklerimi fellik fellik nereye saklayacağımı düşünerek geçti! üstelik sadece okumakla kalmadın, kavga esnasında annemlere de detayları ilan ediverdin.. bunları affetmiş olabilirim ama, unutma ki biz de halley'ini tuçe'ye yedirmiştik.. hehe:)
Yorum Gönder