10 Nisan 2009

Prenses Leyla

Saraydaki odam mor boyalı olsun. Kapısında hizmetkarım dursun. Raporlarımı o yazsın. İmzamı soytarım çaksın. Hocalar ayağıma gelsin. Ben yatağımda uzanırken onlar ders anlatsın. Grup terapisi sarayın topkadifeli avlusunda yapılsın. Avluyu vezir süpürsün. Grup özeti yazmak yasaklansın. Mutfakta safranlı pilavlar pişsin. Kokusu burnuma düşsün. Başcariye ayaklarımı ovsun. Hürrem Sultan kaşlarımı alsın. Geciken faturalarımı defterdar yatırsın. Yukarı kata asansörle çıkılsın. Kalburabastılar gümüş tepsilerde servis edilsin. Sunumlarımı sadrazam hazırlasın. Saçlarım kuleden aksın. Kırıklarını bahçıvan alsın. Dolaşan yerlere gül taksın. Doktora zahmetsiz yapılsın. Emir demiri kessin. Emirleri fareler kemirsin. Umut savaştan erken dönsün. Fetih anılarını kısa tutsun. Oymalı mescidin önünde koşu parkuru olsun. Bardaklar üzümle dolsun. Sarayın gömme balkonu boğazı görsün. Gelinliğim tam istediğim gibi dikilsin. Haftasonları hiç bitmesin. Her gün Cuma akşamüstü olsun. Taşların arasından şarkılar duyulsun. Gönlüm neşeyle dolsun.
Bunu yazan tosun.

5 yorum:

Umut DURAK dedi ki...

Ah sultanım, bunlar olsun diye Umut sana kurban olsun.

Adsız dedi ki...

süper ya (çiğdem&şamil)

Deniz Ural dedi ki...

Böyle güzelini duymamıştım. Özellikle saçların dolanan kısımlarına bahçıvanın taktığı gül müthişmiş :)

yakınuzak dedi ki...

Umut bak ben hep söylüyorum hep sen şımartıyorsun bunu böyle, bak önünü alamazsın tekrar diyorum...
Delü...

luleli dedi ki...

bardaklara üzümü ben doldururum, "üzüm suyu" doldururum hatta..
:)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...